Dil ve konuşma terapisi, iletişim, ses , yutma ve konuşma problemleri yaşayan bireylerin dil becerilerini geliştirmek için yapılan terapi sürecidir. Uzman terapistler, özelleştirilmiş planlar ve egzersizlerle bireylerin daha iyi iletişim kurmalarına yardımcı olur.
Motor konuşma bozukluğu, konuşma üretim süreçlerindeki motor kontrolünün etkilendiği ve bireyin akıcı ve düzgün bir şekilde konuşma yapmasını zorlaştıran bir durumdur.
Afazi, genellikle bir inme veya kafa travması sonucunda aniden ortaya çıkan ve beynin dilden sorumlu alanlarının hasarlanmasından kaynaklanan edinilmiş bir dil bozukluğudur.
Ses bozukluğu, kişinin normal ses üretimi sürecinde anormallikler yaşaması sonucu ortaya çıkan bir durumdur.
Akıcı konuşma bozukluğu, konuşurken akıcılık açısından zorluk yaşayan bir konuşma bozukluğudur. Bu durum, kişinin konuşmasında aniden duraklamalar, tekrarlamalar, takılmalar veya sesleri uzatarak konuşma sürecinde güçlük çekmesiyle kendini gösterir.
Konuşma sesi bozukluğu, bir kişinin konuşurken sesleri doğru bir şekilde üretememesi veya ses üretiminde anormalite yaşaması durumudur.
Gecikmiş konuşma, çocukların yaşına uygun dil ve konuşma becerilerini tipik olarak geliştirme süreçlerinde normalden daha geç bir zaman diliminde olmaları durumudur.
Çocuk gelişimi, çocukların büyüme, öğrenme, davranış ve yeteneklerinin zaman içindeki değişimini anlamaya çalışan bir alanı ifade eder. Çocuk gelişimciler, çocukların farklı yaş dönemlerindeki gelişimini araştırır, ebeveynlere ve yetişkinlere rehberlik eder ve çocukların sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi için uygun programlar oluştururlar.
Çocuğun ihtiyacı olduğu gelişim alanlarındaki desteğin oyunlaştırılmış bir şekilde, ailelerin kendi ev ortamlarında, günlük yaşamlarını ve ihtiyaçlarını daha iyi yönetmelerine yardımcı olmak amacıyla tasarlanmış, çocukların gelişimini sağlıklı desteklemek ve eğitimlerine yardımcı olmak amacıyla oluşturulmuş programlardır.
Genellikle çocuklara okuma, yazma ve temel dil becerilerini öğretmeye başlamadan önce sağlanan, bu alanların ön koşulunu ve temelini oluşturan becerilerin öğretimini yapan bir eğitim yaklaşımıdır.
Erken müdahale programları, çocuğun bilişsel, dil, motor, duygusal ve sosyal gelişimini desteklemeyi amaçlar. Bu tür programlar, çocuğun ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş hizmetler sağlayarak, potansiyel sorunları tespit edip önlem almayı hedefler.
Otizm nörolojik bir farklılık olarak kabul edilen bir durumdur. Kendini özellikle bağ kurma, iletişim, sosyal etkileşim gibi durumlarla karakterize eden nörogelişimsel bir farklılık olarak da adlandırılabilir.
Çocuk odaklı ebeveyn danışmanlığı, ailelerin çocuklarının gelişimini sağlıklı bir şekilde desteklemek ve aile içindeki ilişkileri güçlendirmek amacıyla verilen bir danışmanlık hizmetidir.
Gelişimsel değerlendirme; çocuğun 5 ayrı alanda (bilişsel, motor, dil, sosyal duygusal ve özbakım becerilerinin) gözlem, görüşme yolu ve standardize edilmiş değerlendirme araçlarıyla gelişim profilinin oluşturulmasıdır.
Disleksi, öğrenmede beklenmedik bir zorluk olarak tanımlanabilir. Disleksili çocuklarda Ergoterapi müdahalesinde görsel hafıza, şekil- zemin ayrımı, uzamsal algı gibi parametreleri geliştirmeye yönelik programlar ile çocuğun görsel algı becerilerini arttırmak amaçlanır.
Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) denildiğinde nörogelişimsel ve nörodavranışsal bir bozukluktan bahsedilebilir. DEHB’nin 3 farklı belirti grubu vardır. Bunlar dikkat eksikliği, dürtüsellik ve hiperaktivitedir.
Duyu bütünleme, vücudumuzdan ve çevreden alınan duyu bilgisinin alınıp, anlamlandırılıp buna uygun davranışın oluşturulmasıdır.
Çevre değerlendirmeleri ve aile iş birliği terapinin en önemli basamaklarındandır. Terapi sürecinin aile tarafından anlaşılması ve günlük yaşama dahil edilmesi, tutumların terapistle belirlenen şekilde değişmesi gerekmektedir.
Beslenme en temel ihtiyacımızdır. Gün içinde minimum 3 kez tekrarlanan bu aktivitede yaşanan problemler hem çocuğun hem de ebeveynin yaşam kalitesini ciddi derecede etkilemektedir. Detaylı bir analiz sonucunda saptanan problemleri çözmek için aile ile iş birliği yaparak ev ve seans müdahale programı oluşturulmaktadır.
Bisiklet sürme, zıplama, tek ayak üzerinde durma, doğru oturma pozisyonu, tırmanma, kalem tutma, boyama yapma, makas kullanma, lego/yapboz parçalarını birleştirme-çıkarma, kutuların kapağını açma-kapatma, kıyafetlerini giyip-çıkarma, kaşık-çatal kullanma ve benzeri becerilerde zorlanma yaşayan çocuklarda duyusal, bilişsel veya gelişimsel faktörler dikkate alınarak çocuğa özgü kapsamlı değerlendirme yapılmakta ve kişiye özgü müdahale programı oluşturulmaktadır.
Praksi, beynin aşina olmadığı bir dizi eylemi düşünmesi, organize etmesi ve gerçekleştirme yetisidir (Ayres, 1973). Bu alanda öncelikle çocuğun günlük rutini ebeveyn, bakımveren ve öğretmen aracılığıyla öğrenilir ve değerlendirmeler tamamlanarak zorluk yaşadığı alanlar tespit edilir.
Tuvalet eğitimine geçilemeyen, geçtikten sonra problem yaşamaya devam edilen çocuklarda zorlukların çeşitli yönlerini ele almak gerekmektedir. Çocuğun tuvalet sorunlarını ve altında yatan nedenleri anlamak kapsamlı bir değerlendirme ile başlamaktadır.
Ergoterapistler, uyku ve duyu bütünleme ilişkisini ele alarak çocuğun uyku düzenini, günlük rutinlerini ve uyku bozukluklarının günlük aktiviteleri gerçekleştirme yeteneklerini nasıl etkilediğini anlamak için kapsamlı bir değerlendirme yapıp gerekli düzenlemeleri yaparlar.
Aile Danışmanlığı; aileyi oluşturan bireylerin ya da partnerlerin birbiriyle aralarındaki ilişkilerdeki sorunları çözmek için çocuklarla ya da aile bireyleri ile ilgili sorunların üzerinden gelinmesine yardımcı bir danışmanlık biçimidir.
Otizm spektrum bozukluğu, doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan bir nöro-gelişimsel farklılıktır. Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), sosyal-iletişimsel gelişimde yetersizlik, tekrarlayıcı davranışlar ve ilgilerle seyreden, erken çocukluk çağında başlayan bozukluktur.
Zeka ve Gelişim testleri çocukların gelişimini takip etmede önemli bilgi ve sonuçlar sunabilen veri toplama araçlarıdır. Zeka testleri ile akıl yürütme, muhakeme yapma, kavrama gibi çocuğun zihinsel fonksiyonlarını değerlendirmek mümkün.
Kişinin aslında mantıksız olduğunu bilmesine ve kabullenmesine rağmen, inatçı, tekrarlayıcı biçimde aklına gelen, sıkıntı yarattığı halde tüm çabalarına rağmen aklına gelmesini ve düşünmesini engelleyemediği; çok rahatsız eden endişelendiren hatta korkutabilen düşünceler, kuşkular, dürtüler ve gerçekleşebileceğini düşündüğü hayali olaylar, görüntüler ya da kafasında canlanan sahnelerdir.
Depresyon, kişinin ailesini, kişisel ilişkilerini , iş veya okul hayatını, uyku ve yeme alışkanlıklarını, genel sağlığını önemli ölçüde etkiler.
Öğrenci danışmanlığı alanında uzmanlaşmış kişilerin eğitim süresince öğrencilere sağladığı desteği kapsar. Danışmanlık akademik alanda öğrencinin becerilerini geliştirmek için yapılan her türlü çalışmayı içine alır.
Aile ve Çift Terapisti özellikle eş, ebeveyn ve çocuk gibi yakın ilişkilerle olan sorunları ele alır. Yaşanılan zorlu ve sıkıntılı süreçleri ele alır ve her bireyin ayrı ayrı kendi kişisel gelişimlerine odaklanırken aile içi ilişkilerin düzelmesi ve ailenin de sağlıklı bir şekilde gelişmesine odaklanır.
Bireysel terapi, kişinin ve terapistin gizlilik esasları ile ilerleyen kişinin hayatında yaşam kalitesini etkileyen her durum için tercih edebileceği bir terapi şeklidir. Bireysel terapinin amacı aslında bir keşif süreci olmasıdır. Kişi terapisti ile kurduğu güven dolu bağ sayesinde bir yolculuğa çıkar.
Masal Terapisi çocuklar ve yetişkinler için teröpotik amaç için kullanılan bir terapi yöntemidir. Masal Terapisi kendini ifade etmekte zorlanan çocuklar için kullanılan oldukça etkili bir yöntemdir.
Travma sonrası stres bozukluğu; Travma yaratan bir olayın ardından kişide ortaya çıkan ve en az bir ay süresince temel olarak olayın yeniden yaşanması, kaçınma ve genel tepki düzeyinde azalma ve aşırı uyarılma belirtilerine yol açan bir bozukluktur.
Bireyin duygu, düşünce ve davranışını inceleyen bir psikoterapi türüdür.Bilimsel bir zemin üzerine kurulu olup bir çok sorun alanında etkili bir psikoterapi türüdür.
Oyun Terapisi ; çocuklarda görülen ruhsal problemlerin, davranış ve uyum sorunlarının güvenli bir ortamda uzman kişi tarafından oyuncaklar aracılığı ile ifade edilmesi ve iyileştirilmesidir. Oyun Terapisi çocukların yaşadıklarını dışa vurmasına, kendini ifade etmesine ve onu yıpratan davranışlar hakkında farkındalık kazanmasına yardımcı olur.